Makaleler

Özel Güvenlik Hukuku ve Kişi Hakları

Özel güvenlik hukuku, kamu düzeninin tamamlayıcısı niteliğinde gelişmiş bir hukuk alanıdır. Özellikle son yıllarda artan güvenlik ihtiyacıyla birlikte özel güvenlik görevlileri, bireylerin ve kurumların can ve mal güvenliğini sağlamakla görevli hale gelmiştir. Ancak bu görevin yerine getirilmesi sırasında temel hak ve özgürlüklerin ihlal edilmemesi büyük önem taşır. Bu kapsamda özel güvenlik uygulamaları, sadece güvenlik açısından değil, hukuki sorumluluk ve insan haklarına saygı açısından da ciddi bir denge mekanizmasına dayanır.

Özel Güvenliğin Tanımı ve Hukuki Temeli

Özel güvenlik, devletin sunduğu kolluk hizmetlerini tamamlayıcı nitelikte, özel hukuk kişileri tarafından yürütülen bir faaliyettir. Türkiye’de bu alandaki düzenlemeler, esas olarak 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile sağlanmaktadır. Bu yasa, özel güvenlik görevlilerinin yetki, görev, sorumluluk ve denetim esaslarını açıkça belirlemiştir.

Özel güvenlik görevlileri, kamu kolluğunun aksine yalnızca görevli oldukları alan ve süreyle sınırlı olmak kaydıyla yetki kullanabilirler. Bu sınırlama, kişisel hakların korunması açısından zorunludur.

Özel Güvenlik Görevlilerinin Görev ve Yetkileri

1. Kimlik Sorma Yetkisi

ÖGG, görev alanı içerisinde şüpheli hareketler sergileyen kişilerden kimlik ibrazını isteyebilir. Bu yetki, özellikle alışveriş merkezleri, spor salonları, site girişleri gibi özel alanlarda kamu düzenini sağlamak için kullanılmaktadır. Ancak bu işlem sırasında:

  • Kişiye neden kimlik sorulduğu açıklanmalıdır.
  • Keyfi veya ayrımcı uygulamalardan kaçınılmalıdır.
  • Kimlik tespiti değil, sadece ibraz istenebilir.

2. Arama ve El Koyma İşlemleri

ÖGG, görev yaptığı alana zararlı olabilecek cisim veya materyallerin girişini engellemek amacıyla önleme araması yapabilir. Bu kapsamda;

  • Üst araması dedektörle yapılmalıdır.
  • Eşyalar X-ray cihazı ile incelenmelidir.
  • Aramalarda kişisel alanlara saygı gösterilmelidir.

Adli arama, yalnızca genel kolluk tarafından ve hâkim kararıyla yapılabilir. ÖGG, suç şüphesi durumunda, ilgili eşyaya geçici olarak el koyabilir ve durumu genel kolluğa bildirmekle yükümlüdür.

3. Yakalama Yetkisi

ÖGG, görev alanında aşağıdaki durumlarda kişileri yakalayabilir:

  • Meşhut suç hali
  • Hayati tehlike arz eden durumlar
  • Kayıp çocuk, akıl hastası, bilinci kapalı kişi

Yakalanan kişi en kısa sürede genel kolluk güçlerine teslim edilmelidir. Bu işlem sırasında tutanak düzenlenmesi yasal zorunluluktur.

4. Olay Yerini Koruma

ÖGG, suç işlendiği takdirde olay yerini koruma ve delillerin kaybolmasını engelleme yükümlülüğüne sahiptir. Bu görev sırasında herhangi bir müdahalede bulunmaksızın olay yerinin kontrolü sağlanmalı ve ilgili kolluk birimlerine derhal bilgi verilmelidir.

5. Zor Kullanma Yetkisi ve Sınırları

Özel güvenlik görevlileri, belirli şartlar altında zor kullanma yetkisine sahiptir. Ancak bu yetki:

  • Görev alanı ile sınırlıdır.
  • Görev süresi boyunca geçerlidir.
  • Orantılı ve gerekli olduğu ölçüde kullanılmalıdır.

ÖGG’nin zor kullanma yetkisi, Türk Medeni Kanunu m.981, Borçlar Kanunu m.52 ve TCK m.49 hükümlerine dayanmaktadır.

Kişi Hakları Açısından Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Anayasal Koruma İlkeleri

Anayasa’nın 20. ve 21. maddeleri çerçevesinde, herkesin:

  • Özel hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkı
  • Konut dokunulmazlığı
  • Kişisel verilerin korunması hakkı

bulunmaktadır. ÖGG’nin yaptığı her işlem, bu anayasal güvencelerle bağdaşır şekilde yürütülmelidir.

Orantılılık ve Ölçülülük İlkesi

ÖGG, görevini yerine getirirken orantılı güç kullanmak zorundadır. Müdahale sırasında;

  • Kullanılan yöntem zararın büyüklüğüyle orantılı olmalı
  • Önlenebilecek hak ihlallerinden kaçınılmalı
  • Mümkünse diyalog ve ikna yöntemleri kullanılmalıdır

Kişisel Verilerin Korunması

Kimlik ibrazı, kamera kayıtları ve tutanaklar gibi uygulamalar sırasında toplanan bilgiler, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında işlenmeli ve saklanmalıdır.

Hukuka Aykırı Emirler ve Sorumluluk

ÖGG, görev aldığı özel kuruluş ya da işverenden gelen emirleri yalnızca hukuka uygun oldukları sürece yerine getirmekle yükümlüdür. Eğer verilen emir suç teşkil ediyorsa, ÖGG’nin bunu yerine getirmesi hukuken mümkün değildir.

Anayasa m.137 gereğince, hukuka aykırı emirler yazılı olarak verilmiş olsa bile yerine getirilmez.

Yetki Aşımı ve Hukuki Sorumluluk

ÖGG tarafından yapılan hukuka aykırı işlemler;

  • Tazminat
  • Disiplin
  • Ceza hukuku

sorumluluğunu doğurabilir. Kişisel hakları ihlal edilen bireyler, idareye, işverene veya doğrudan görevliye karşı dava açabilirler.

Sonuç: Güvenlik ile Özgürlük Arasında Hassas Denge

Özel güvenlik hukuku, güvenliğin sağlanması kadar bireysel hakların korunmasını da esas alan bir disiplindir. ÖGG’lerin uygulamaları, yalnızca kanunlara uygun değil, aynı zamanda insan onurunu gözetir biçimde olmalıdır.

Her özel güvenlik görevlisi;

  • Yetkilerini ve sınırlarını iyi bilmeli,
  • Temel hak ve özgürlüklere saygı göstermeli,
  • Her koşulda hukuk devleti ilkesine uygun hareket etmelidir.

Zira unutulmamalıdır ki; güvenlik hizmeti sunmak, özgürlükleri ihlal etmeden koruma sağlayabilme sanatıdır.